Yeni Dünya Düzeni: Güç Dengesinde Türkiye’nin Yükselişi

Fransız Le Point dergisinin "2025 - Yeni Dünya Düzeni" başlıklı özel sayısında yer alan kapak, küresel güç dengesinde belirleyici aktörleri gözler önüne seriyor. Derginin kapağında, dünya siyasetinin en etkin liderleri arasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yer alması, Türkiye’nin uluslararası arenadaki stratejik konumunun ve etkinliğinin açık bir göstergesidir.

Le Point’in kapağı, yalnızca Fransa'da değil, küresel ölçekte yankı uyandırdı. Çünkü bu kapakta, geleceği şekillendirecek dört lider arasında Erdoğan’ın da bulunması, Türkiye’nin jeopolitik etkisini ve oyun kurucu gücünü teyit eden bir gelişmedir. Batı’nın uzun süredir öngördüğü ancak kabullenmekte zorlandığı bir gerçekliktir bu: Türkiye artık edilgen bir aktör değil, küresel meselelerde belirleyici bir güçtür.

Son yıllarda Türkiye, dış politikada bağımsız hareket etme kabiliyetini artırarak bölgesel ve küresel krizlerde ara bulucu rolü üstlendi. Rusya-Ukrayna savaşı, Gazze’deki insanlık dramı, Suriye iç savaşı gibi büyük krizlerde Ankara’nın diplomatik hamleleri, tarafları masaya oturtma çabaları ve insani yardım girişimleri, Türkiye’yi dünya sahnesinde vazgeçilmez bir aktör haline getirdi.

Batı’nın ve özellikle Fransa gibi ülkelerin Türkiye’ye yönelik eleştirel bakış açısını sık sık manşetlere taşıyan Le Point gibi bir derginin, Erdoğan’ı dünya düzenine yön verecek liderlerden biri olarak göstermesi, realitenin artık inkar edilemez olduğunu gösteriyor. Türkiye, sadece Batı ekseninde değil, Asya, Afrika ve Orta Doğu’da da güçlü ilişkiler inşa eden bir ülke olarak yeni dönemin temel taşlarından biri olmaya devam edecek.

Denge Politikası ve Stratejik Güç

Türkiye’nin yükselişi, sadece askeri gücüyle değil, aynı zamanda ekonomik ve diplomatik kabiliyetleriyle de destekleniyor. Enerji koridorları üzerindeki rolü, savunma sanayisindeki atılımları, ticari anlaşmalarla genişleyen ekonomik alanı ve yumuşak güç unsurları, Türkiye’yi yeni dünya düzeninin anahtar aktörlerinden biri haline getiriyor.

ABD, Çin ve Rusya gibi büyük güçlerin yanı sıra Türkiye’nin de bu yeni denkleme dahil edilmesi, dengelerin artık değiştiğini ve Ankara’nın artık küresel karar mekanizmalarında söz sahibi olduğunu gösteriyor. Türkiye, geleneksel müttefikleriyle olan ilişkilerini yeniden tanımlarken, aynı zamanda bölgesel bağımsızlık ve çok kutupluluk vizyonuyla hareket ediyor.

Le Point’in kapağı bir gerçeği ortaya koyuyor: Yeni dünya düzeninde Türkiye artık göz ardı edilemeyecek bir aktördür. Erdoğan’ın liderliği altında, Türkiye’nin bölgesel ve küresel etkisi artmaya devam ediyor. Bu, sadece Türkiye için değil, küresel sistem için de önemli bir değişimin habercisidir. Türkiye, yeni dünya düzeninin inşasında daha etkin bir rol oynayacak ve bu süreçte hem tarihi mirasını hem de çağdaş stratejilerini en iyi şekilde kullanarak yoluna devam edecektir.