Türkiye’de 2026 yılıyla birlikte konut satışlarında köklü bir dönem başlıyor. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü, mülklerin rayiç bedellerini gerçek piyasa değerine göre güncelleyecek. Bu adım, hem mülk sahiplerinin cebini hem de konut sektörünün dengesini doğrudan etkileyecek.
Milyarlarca Dolarlık Vergi Kaybı Tarih Oluyor
Türkiye’de yılda ortalama 1,5 milyon konut el değiştiriyor. Ancak rayiç bedel ile gerçek satış fiyatı arasındaki fark, devlete her yıl yaklaşık 6 milyar dolar vergi kaybettiriyor. İmarlı araziler de hesaba katıldığında bu rakam 25 milyar dolara kadar çıkıyor. Yeni sistemle birlikte, satışlar artık piyasa gerçekleri üzerinden yapılacak ve kamu gelirlerinde ciddi bir artış sağlanacak.
Tapuda Hukuki ve Psikolojik Güvence
2026’da yürürlüğe girecek uygulamayla, tapu kayıtlarında görünen değerler ile gerçek piyasa değerleri örtüşecek. Bu sadece rakamlardaki bir düzeltme değil; aynı zamanda alıcı ve satıcı için güven veren hukuki bir zemin anlamına geliyor. Resmi satış fiyatı ile piyasa fiyatı arasındaki makas kapanacak.
Kredi Kapıları Daha Fazla Açılacak
Bankalar, kredi verirken taşınmazların rayiç bedelini teminat olarak baz alıyor. Değerlerin yükselmesi, kredi limitlerini artırarak yatırımcıların ve ev almak isteyenlerin finansmana daha kolay erişmesini sağlayacak. Düşük teminat nedeniyle kredi kullanamayanlar için yeni bir fırsat kapısı açılacak.
Belediyelerin Kasası Dolacak
Rayiç bedel artışı, belediyelerin emlak vergisi gelirlerini de katlayacak. Yerel yönetimler bu ek bütçeyi altyapı, ulaşım ve kamu hizmetlerine aktarabilecek. Ancak sektör uzmanları, artan vergi ve harçların konut satış hızını olumsuz etkileyebileceği konusunda uyarıyor.