Bağcılık Araştırma Enstitüsü uzmanları kolları sıvadı

Özel Haber- Yusuf Böyük

Gediz Havzası başta olmak üzere tüm Ege
Bölgesi'nde etkili olan kuraklık ve yer altı sularının
çekilmesi, son yıllarda bir çok üründe
önemli rekolte kayıplarına neden oluyor.
Manisa'da 90 yılı aşkın süredir Türkiye’deki
bağcılığı geliştirmek amacıyla bilimsel çalışmalar
yapan Bağcılık Araştırma Enstitüsü,
kuraklık tehdidine karşı harekete geçti. Enstitü
uzmanlarından Metin Kesgin başkanlığındaki
6 kişilik ekip, melezleme ıslahı ile
kirece ve kurağa dayanıklı, kolay köklenebilen
asma anacı geliştirilmesi için çalışmalara
başladı.

PROJE 2026’DA HAYATA GEÇECEK

2026 yılında hayata geçmesi planlanan
proje ile milli imkanlarla geliştirilecek, abiyotik
(kirece, kurağa, tuza) ve biyotik (Floksera)
strese dayanıklı/tolerant, aşı tutma ve
köklenme oranı yüksek anaç elde etmeyi
amaçladıklarını belirten Manisa Bağcılık
Araştırma Enstitüsü Islah Bölüm Başkanı Ziraat
Yüksek Mühendisi Metin Kesgin,
"Ülkemizde yaygın olarak kullanılan bazı
anaçlarda yetiştiricilik anlamında problemlerle
karşı karşıya kalınıyor. Özellikle
kireçli ve kurak topraklara uygun olarak
tavsiye edilen anaçlarda aşı tutma ve
köklenme randımanın düşük olması nedeniyle
sıkıntılarla karşılaşılıyor ve fidan
üretim işletmeleri tarafından tercih
edilmemesine neden oluyor" dedi.

TAMAMEN YERLİ VE MİLLİ PROJE

Anaç ıslahı konusunda ABD, Fransa, Almanya,
Avustralya ve son zamanlarda da
İran’da çalışmalar olduğunu belirten Metin
Kesgin, "Ülkemizde şu ana kadar asma anaç
ıslah çalışmaları yetersiz kalmış. Yapacağımız
çalışmada sonuca ulaşmak için
uzun zamana ihtiyaç duyulduğundan, 5’er
yıllık dönemler halinde çalışma yapılmasını
planlıyoruz. Planlanan dönem içinde melezlemeler
ve bitki elde edilmesi ve bitkilerin
vitro şartlarda kireç, tuz ve kurak stresi testleri
ile köklenme oranı belirleme çalışmaları
yapacağız. Çalışmanın tamamı Manisa
Bağcılık Araştırma Enstitüsü Kurumu
bünyesindeki mevcut laboratuvar, bitkisel
materyal ve personel ile gerçekleştirilecek"
diye konuştu.

2050’DE TOPRAKLARIN YARISI TUZLU OLACAK

Kuraklık, aşırı sıcaklar ve tuzluluğun tarımı
büyük ölçüde tehdit ettiğini ve çevreye
önemli zararlar verdiğini hatırlatan Metin
Kesgin, "Bu durum dünya üzerindeki ürün
kayıplarının başlıca nedenidir. Ana üretim
bitkilerinde yüzde 50 verim kayıplarına
neden olmaktadır. Kuraklık ve tuzluluk pek
çok bölgede özellikle yaygındır ve 2050’ye
gelindiğinde ekilebilir alanların yüzde
50’sinde ciddi bir tuzlanma olacağı
öngörülmektedir" bilgisin verdi.

TOPRAK YAPISINA UYGUN ANAÇ ASMALAR

Proje Lideri Kesgin, Melezleme Islahı ile
Kirece ve Kurağa Dayanıklı, Kolay Köklenebilen
Asma Anacı Geliştirilmesi Projesi'nin
hedeflerini ise şu şekilde özetledi:
"Melezleme yoluyla, toprak kaynaklı yüksek
kireç, tuz ve kuraklık koşullarına toleranslı
veya dayanıklı, kolay köklenebilen anaç
çeşidi elde etmek. Ülkemiz toprak yapısına
uyumlu anaç alternatiflerini genişletebilmek.
Anaç geliştirme materyal ve metot
çalışmalarının pratiğe aktarılmasını sağlamak.
Milli asma anacı üretimini ve tescilini
gerçekleştirmek. Yeni kurulacak bağ alanlarında
aşılı fidan kullanımının yaygınlaştırılmasını
sağlamak."