Tarihi dokusu bozulmadan günümüze ulaşabilmiş ender yerleşim yerlerinden biri olarak “Anıt Kent” unvanını taşıyan Manisa’nın Kula İlçesi, binlerce yıldır kullanılan Emir Hamamları (Kaplıcaları) ile her yıl binlerce kişiye şifa dağıtıyor. Kaplıca suyunun özellikle mide ve bağırsak rahatsızlıkları ile böbrek taşı vakalarında tamamlayıcı tedavi etkisi olduğu belirtiliyor.
Kula’nın Şehitlioğlu Mahallesinde bulunan Emir Hamamları, Gerençayı kenarında konumlanıyor. Bölge, Roma döneminden bu yana hem dini hem de sağlık amaçlı önemli bir merkez olarak biliniyor. Yapılan araştırmalara göre, burada çok sayıda hamam kalıntısı bulunuyor ve bu durum alanın binlerce yıldır kaplıca olarak kullanıldığını gösteriyor. Alan rehberi Sabahattin Argaç, Emir Hamamları’nın tarihine ilişkin şunları söyledi: “Emir Hamamları’nın geçmişi Roma dönemine kadar uzanıyor. Fransız tarihçi Ch. Texier, ‘Küçük Asya Tarihi’ adlı eserinde Emir Hamamları’ndan söz ederek buranın sadece bir hamam değil, aynı zamanda dini ziyaret ve tedavi merkezi olduğunu anlatır. Su kaynağının etrafı antik dönem taşlarıyla çevrilidir. Bir kısmı depremlerle yıkılmış olsa da ayakta kalan bölümler geçmişin izlerini taşır. Ayrıca Roma ve Hitit dönemine ait kabartmalar, bölgenin kutsal bir alan olduğuna işaret eder.”
ANTİK DÖNEMDE DE KULLANILDI
1901’de bölgeyi ziyaret eden coğrafyacı Philipson’un aktarımlarına göre, hamamların sıcak su kaynağı 59 derece sıcaklığa sahip. Bölgede cenaze töreni, hayvan figürleri ve dini motiflerin yer aldığı kabartmalar dikkat çekiyor. Bu detaylar Emir Hamamları’nın sadece bir şifa merkezi değil, aynı zamanda kültürel bir miras alanı olduğunu gözler önüne seriyor. Argaç, Emir Hamamları’nın günümüzde de sağlık turizmi açısından önemli bir yer olduğunu belirtiyor: “T.C. Sağlık Bakanlığı raporlarına göre bu sulardan banyo şeklinde faydalanıldığında kas-iskelet hastalıklarının kronik dönem tedavisinde, ortopedik ameliyatlar sonrası rehabilitasyon sürecinde, serebral palsi ve spor yaralanmalarında destekleyici tedavi olarak yararlanılabiliyor. Ayrıca içme kürü uygulamasıyla mide ve bağırsak rahatsızlıkları ile böbrek taşı vakalarında tamamlayıcı tedavi unsuru olarak kullanılabiliyor.”
KULA BELEDİYESİ SAHİP ÇIKTI
Bölgedeki konaklama tesisleri de yenilenerek hizmete açılmış durumda. Ziyaretçiler artık hem şifalı sulardan yararlanabiliyor hem de bölgenin tarihi atmosferini yaşayabiliyor. Emir Hamamları yakınında yer alan Kibele-Attis kabartmaları, bölgenin bir başka önemli kültürel zenginliği. M.Ö. 13. yüzyıla tarihlenen ve kayaya oyulmuş 1,5 metre yüksekliğindeki Kibele figürü, Anadolu’da ana tanrıça kültünün en önemli örneklerinden biri olarak kabul ediliyor. Uzun yıllar atıl durumda kalan Emir Hamamları, Kula Belediyesi’nin hayata geçirdiği projeler sayesinde yeniden canlanarak ziyaretçilerini ağırlamaya başladı. Tarih, kültür ve sağlık turizmini bir araya getiren bu özel alan, Kula’nın turizm potansiyeline de önemli katkı sağlıyor.
HABER: SÜLEYMAN ARASAN
