Kurtuluş Savaşı denildiğinde çoğunlukla kara harekâtları anlatılsa da hava harekâtları savaşın seyrinde büyük rol oynadı. Araştırmacı-Yazar Mustafa Uçar, Mustafa Kemal’in Mucize Ordusu adlı romanında savaşın son altı ayında Türk tayyarecilerinin Batı Cephesi’nde, özellikle Uşak, Alaşehir, Salihli ve İzmir hattında verdiği mücadeleye dikkat çekti.
4 Eylül 1922 sabahı Afyon’dan havalanan üç av ve beş keşif uçağı Uşak’a indi. Ancak uçakların çalışabilmesi için gerekli yakıt ve yedek parçalar bozuk yollar yüzünden geç ulaştırılabildi. Demir tekerlekli, Birinci Dünya Savaşı’ndan kalma kamyonlar ilerlemekte zorlanıyor, köprüler yetersiz kalıyordu. Buna rağmen 15 pilot ve rasıt, makinist gibi çalışarak uçakları uçabilir halde tutmaya çalıştı. 5 Eylül’de bir Türk keşif uçağı Karakuyu civarında zorunlu iniş yaptı. Uçaklar bakım zorlukları ve sabotaj tehlikesi altında görevlerini sürdürdü. 8 Eylül 1922’de Türk havacılarına, çekilen Yunan birliklerinin Manisa, Kemalpaşa ve Torbalı hattındaki durumunu tespit etme görevi verildi. Bu amaçla uçaklar Salihli’nin kuzeydoğusundaki Durasıllı Köyü yakınlarında hazırlanan meydana indirildi. Böylece Türk tayyarecileri İzmir’e daha da yaklaşmış oldu. 9 Eylül sabahı İzmir’in kurtuluşu yaşanırken, Uşak’tan kalkan uçaklar Salihli meydanına indi ve gün boyunca sekiz sorti gerçekleştirdi. Ancak yedek parça ve yakıt sıkıntısı yüzünden uçakların bir kısmı Salihli’de kalmak zorunda kaldı.
BENZİN VE YEDEK PARÇA SORUN OLDU
14 Eylül 1922’de Sivil Pilot Vecihi Hürkuş, İzmir’deki Gaziemir (Seydiköy) meydanını keşfetmekle görevlendirildi. Hürkuş, İzmir’e vardığında meydanın Yunan uçaklarıyla dolu olduğunu gördü. Yunan pilotları kaçmayı tercih etmiş, uçaklarını ise düzensiz bir şekilde bırakmıştı. Aynı gün Türk uçakları İzmir’e indi. Ancak motor arızaları nedeniyle bazı uçaklar Salihli’de bırakıldı, bazıları da yolda mecburi iniş yapmak zorunda kaldı. Batı Cephesi Komutanlığı 15 Eylül’de Çeşme ve Seferihisar bölgesinin havadan keşfini istedi. Türk uçakları Yunan birliklerini Alaçatı ve Çeşme hattında tespit etti, makineli tüfek ateşiyle müdahale etti. Ancak elde bomba bulunmadığı için etkili hava saldırısı yapılamadı. Mustafa Uçar, bu dönemi şu sözlerle özetledi:
“İnönü ve Sakarya savaşlarında büyük başarılara imza atan tayyarecilerimiz, savaşın son günlerinde benzin ve yedek parça eksikliğinden dolayı İzmir’in kurtuluş sevincine tam anlamıyla ortak olamadılar. Ancak Alaşehir ve Salihli’nin kurtuluşunda son görevlerini onurla yerine getirdiler.” HABER MERKEZİ