İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Ekrem İmamoğlu, lisans diplomasının sahte olduğu iddiaları nedeniyle "zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik" suçlamasından 2 yıl 6 aydan 8 yıl 9 aya kadar hapis istemiyle üçüncü kez hakim karşısına çıktı. Yoğun katılım nedeniyle duruşma, Çağlayan Adliyesi yerine Silivri'deki Marmara Cezaevi yerleşkesinde bulunan büyük salonda yapıldı.
SALONA ALKIŞLARLA GİRİŞ, BAŞKANDAN SERT UYARI
İmamoğlu, saat 11.26'da duruşma salonuna alkışlar eşliğinde getirildi. Kalabalığın tepkisi üzerine mahkeme başkanı, duruşma düzenini bozduğu gerekçesiyle izleyicilere sert bir uyarıda bulundu.
"BU DAVA SİYASİDİR, RAKİBİ DEVRE DIŞI BIRAKMA ÇABASIDIR"
Hakimin diploma raporuna ilişkin görüşünü sorması üzerine İmamoğlu siyasi nitelikte bir değerlendirme yaptı:
- Davayı "cumhurbaşkanı adaylığı açıkladığı anda siyasi bir davaya dönüştürüldüğünü" savundu.
- Bunun rakibini devre dışı bırakma girişimi olduğunu söyledi.
- "Zalimliğe karşı mücadele ettiğini" belirterek hiçbir gücün kendisini yıldıramayacağını ifade etti.
"UMARIM SİZİN BAŞINIZA GELMEZ"
İmamoğlu, bugüne kadar hakkında açılan davalarda 12 kez heyet değiştiğini hatırlatarak bu durumun hem kendisini hem hâkimi zor durumda bıraktığını söyledi. Hakime dönerek "Umarım sizin başınıza böyle bir şey gelmez" dedi.
"BELGELERİMİN GERÇEK OLDUĞUNU KANITLARSAK..."
İmamoğlu, diplomasının sahte olmadığını vurgulayarak hakime şu soruyu yöneltti: "Belgelerimin tümünün gerçek olduğunu ortaya koyarsak, bağımsız bir karar verebilecek misiniz?"
"HAKİM-SAVCI DEĞİŞTİREREK ADALET SAĞLANAMAZ"
Davayı bir "kumpas" olarak nitelendiren İmamoğlu; iplomasının "tertemiz" olduğunu, kendisine yöneltilen suçlamaları kabul etmediğini, 19 yaşındaki haliyle yargılanmayı reddettiğini ve sonuna kadar hakkını arayacağını söyledi.
"O DÖNEM MADDİ DURUMUNUZ KÖTÜ MÜYDÜ?"
İmamoğlu, dosya hakkında konuşmaya devam ederken "Bu absürt davada dört taraf var: 19 yaşındaki ben…" sözlerini kullanınca mahkeme başkanı araya girerek dikkat çeken bir soru yöneltti: "19 yaşındaki Ekrem'le ilgili bir şey soracağım. Geçiş sürecinde İstanbul Üniversitesi'ne maddi durumunuzla ilgili yazı yazmışsınız. O dönem maddi durumunuz kötü müydü?"
"BUNU MERAK ETTİNİZ HAKİM BEY?"
Bu soruya şaşıran İmamoğlu, "Dosyada sizi en çok bu mu etkiledi hâkim bey? Çok kötü bir giriş yaptınız. Önyargı oluşmasın ama ilk sorunuz bu olmamalıydı. Size tavsiyem, soru sormadan önce iyi düşünmeniz" diye karşılık verdi.
"BİRİLERİ NAMUSSUZLUK YAPAR DİYE..."
İmamoğlu, üniversite eğitimine ilişkin resmi evrakları büyük boy baskılar halinde göstererek, tüm belgelerin yanlarında olduğunu söyledi. "Gördüğünüz gibi bütün evraklarım yanımda ve hepsi aşama aşama kayıt altına alınmış. İyi ki saklamışım. Yarın birileri bunun üzerinden namussuzluk yapar diye saklamışım herhalde" dedi.
Hâkime, "Siz de üniversite mezunusunuz; diplomanın gerçek olduğunu bilirsiniz" diyen İmamoğlu, mahkeme başkanına "Hangi üniversite?" diye sordu. Hâkim İstanbul Üniversitesi mezunu olduğunu söyleyince İmamoğlu tebessüm ederek, "Ne güzel, ben sizin de hakkınızı koruyorum" ifadelerini kullandı.
"ŞUNU YAZAN SAVCI TERFİ EDİYOR"
"Bütün belgelerim gerçek, benim her şeyim gerçek" diyen İmamoğlu, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın diploma soruşturmasına dair yazısını mahkeme heyetine gösterdi ve cumhurbaşkanı adaylığı için üniversite diplomasının istendiğine dikkat çekti. Savcıların bu süreçte terfi almasına da tepki gösteren İmamoğlu, "Şunu yazan savcı terfi ediyor. Terfi edene de ettirene de akıl versinler. Bu dava yalnızca yargı üzerinden değil, akademik kurumlar üzerinden de siyasallaştırılıyor" diye konuştu.
"DEVLET ÜNİVERSİTESİ TALİMATLA HAREKET EDEMEZ"
İstanbul Üniversitesi Rektörü Osman Bülent Zülfikar'ın diploma iptaline dair açıklamalarını eleştiren İmamoğlu, "Bu zavallı rektör çıkmış yandaş basına konuşuyor. Masalcı, hikâyeci rektör. Ben ziyaret ettiğimde odasına fotoğrafçı bile alamayan rektör… İptalden birkaç gün önce aradığımda zor durumda olduğunu söyleyen rektör… Yandaş gazetelere konuşarak kendini aklamaya çalışıyor. Devlet üniversitesi talimatla hareket edemez" ifadelerini kullandı.
"GEREKİRSE SORGULANIRSINIZ HAKİM BEY"
İmamoğlu, savcılığın iddianamedeki boşlukları hikâyelerle ve niyet okumalarıyla doldurduğunu belirterek örnekler verdi. İddianameye dair sözlerinde hâkime, "19 yaşındaki bir insanın sahteciliği olmaz. Sizce olur mu hakim bey?" dedi. Hâkim, "Burada sorgulanan ben değil, sizsiniz" yanıtını verdi. İmamoğlu ise "Gerekirse sorgulanırsınız hâkim bey" diye karşılık verdi. Hekimin "Ne demek istiyorsunuz?" sorusu üzerine İmamoğlu, "İmalı soru sorarsanız böyle yanıt alırsınız" dedi.
HAKİMLE 'FAKİRLİK' POLEMİĞİ
Hâkim sorular yöneltirken İmamoğlu, "Askerliği de iptal edin. Doğum belgem yok, onu da iptal edebilirsiniz belki. Allah'tan ailem burada" diyerek tepki gösterdi. Ardından hakim, İmamoğlu'nun İstanbul Üniversitesi'ne geçiş sürecindeki dilekçesinde ekonomik durumuna dair ifadeleri hatırlatıp, "Fakir miydiniz o zaman?" diye sordu. İmamoğlu, fakirlik yaşamadığını ancak o yıllarda küçük nakit sıkıntıları ya da ticari sorunlar yaşamış olabileceğini belirterek, "Çok şükür fakir değildik. Keşke fakirlik meselesine odaklandığınız kadar mahkeme heyetinin değişmesine dair de bir iki şey söyleseydiniz" dedi.
Duruşma, İmamoğlu'nun avukatlarının savunmalarıyla sürüyor.