Suyun kıymetini biliyor muyuz?
Diyanet’in “su israfı” konulu çok isabetli hutbesini okuyunca bu konuda duyarlı gibi görünüp aslında ne kadar duyarsız olduğumuzu bir kez daha düşündüm. Gerçekten de yokluğu yaşanmadıkça varlığının değeri bilinmeyen en büyük nimetlerden biri su.
Dünyada yaşamak için varlığına en çok ihtiyaç duyduğumuz şey hava ve sudur. Yüce Yaratıcı’nın nefes alıp vermemiz için dünyayı doldurduğu hava ne kadar önemliyse hayatta kalmamız için yarattığı su da o kadar önemli.
Her ne kadar dünyanın 4’de 3’ü sularla kaplı olsa da insanın hayatta kalması için gerekli olan tatlı sulara giderek azalıyor ve bugün dünyanın birçok ülkesinde içme suyu sorunu yaşandığını hepimiz biliyoruz.
Sadece insanlar için değil hayvanlar ve bitkiler için de hayati önemde olan su, yeryüzünün yaşanabilir bir yer olmasını sağlayan temel etkenlerden biri.
Suyun öneminin ayetlerde ve hadislerde de defaten anlatıldığını görüyoruz. “İsraf haramdır” hükmü doğrultusunda suyu da bilerek israf etmenin günah olduğunu, bu durumun ahirette hesabının sorulacağını söyleyebiliriz.
Türkiye ve Manisa özelinde konuya baktığımızda sularımızın hızla azaldığı, bir zamanlar coşkun akan nehirlerin akmadığı, yeraltı sularıyla doğru toprakların artık çoraklaştığı gerçeğiyle karşılaşıyoruz.
Dedelerimizden bol ve temiz sularla miras aldığımız bu memleketi torunlarımıza yetersiz ve kirli sularla teslim etme riskiyle karşı karşıyayız. Bu konuda ciddi bir duyarlılık sergilemek gerekiyor.
Özellikle evde el yıkarken, diş fırçalarken, tıraş olurken, duş alırken, meyve ve sebzeleri temizlerken gereğinden fazla su tüketmemek gerekiyor. Benzer şekilde parkta, bahçede, tarlada, işyerinde, okulda veya sokakta nerede ve hangi amaçla olursa olsun, suyu gereksiz harcamamak gerekiyor.