Orman Mühendisleri Odası Genel Başkanı Hasan Türkyılmaz, beraberinde yönetim kurulu üyeleriyle İzmir Orman Bölge Müdürlüğü’nün yangınla mücadelesinde vermiş olduğu iki şehidi için taziye ziyaretinde bulundu. Ardından İzmir Orman Bölge Müdürlüğü görev alanındaki Manisa ilini ziyaret etti.
Ziyarette basın mensuplarına açıklamada bulunan Orman Mühendisleri Odası Genel Başkanı Türkyılmaz, ateşle savaşan ve Türkiye'de iklim değişikliği sürecinde yeşil vatan savunucusu yapan ve bu savunuculuğu yaparken şehit olan vatan evlatlarını rahmetle andıklarını ve ormancılık teşkilat mensuplarını bu destansı mücadelelerinden dolayı tebrik ettiğini vurguladı.
ORMAN TEŞKİLATININ ÇALIŞANLARI GÖREVİNİ YAPMIYOR, YETİŞMİYOR DİYE SUÇLANMAKTA
Genel Merkez olarak tüm işletmeleri gezerek çalışanların yanında olduklarını vurgulayan Genel Başkan Türkyılmaz, “Burada şunun altını çizmekte fayda var. Son yıllarda iklim değişikliğinin etkisiyle küresel ısınma Türkiye'yi ve dünyayı etkisi altına aldı ve dolayısıyla Türkiye de bundan etkileniyor. Ama asıl yangınların çıkma sebebi bu küresel ısınmaya bağlamak tek başına doğru değil. Çıkan yangınların yüzde 90'ı insan kaynaklı çıkıyor. İnsanlarımızın dikkatsizliği ve ihmali bu noktadaki en büyük faktör. Bu noktada dikkatli olmamız gerektiğinin altını çiziyoruz. İkinci kamuoyunun bilmesi gereken önemli en önemli veri de şu. Türkiye yüzölçümünün yüzde 30'unu Orman Genel Müdürlüğü sevk ve idare ederek yangınla mücadelesini yapmaktadır. Ancak yüzde 10 ikamet alanları ve yüzde 60 kırsal alanların meri kanunlar karşılığında sorumlu kurumları belediyeler. Maalesef son yıllarda kırsal alanda çıkan yangınlara belediyelerimiz ya hiç müdahale etmemekte ya formel ve kameraman görüntüleri vermek karşılığında müdahale etmekte. Bu yükte kanunen sorumlu olmayan orman teşkilatının ötesinde kalmakta. Bundan orman teşkilat mensupları olarak mücadele etmekten muzdarip değiliz. Ancak yüzde 30'luk kapasite ile yüzde 90'lık bir alanı yönetmenin mümkün olmadığı hakikat iken, kamuoyunda basın yayın kuruluşlarımız ya da bu konuda görüş beyan edenler, asıl sorumlu kişiler olan belediyeleri suçlamak veya yangınları çıkartan kişileri suçlamak yerine canını ortaya koyarak 145 şehit vermiş, Orman Teşkilatının çalışanları görevini yapmıyor, yetişmiyor diye suçlanmakta.” dedi.
ORMAN ÇALIŞANLARIMIZ TAKDİR EDİLMESİ LAZIM
Bu durumun kendilerini derinden üzdüğünü ifade eden Genel Başka Türkyılmaz, “İşin açıkçası bizleri rahatsız ediyor, üzüyor. Adilane bulmuyoruz. O açıdan orman teşkilatı çalışanları, işçisi, memuru, mühendisi canını ortaya koyarak yeşil vatanı savunuyor, ateşle mücadele ediyor ve şu anda 40 - 45 dereceleri gördüğümüz bir zaman dilimindeyiz iklim şartlarındayız. Biz burada gece gündüz uyumadan fedakârlık yapan ormancılık çalışanlarımızın gerçekten takdir edilmesi lazım ve bunların da sosyal ve ekonomik açıdan da Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Bakanımızın mutlaka bu işe el atarak haklarının iade edilmesi gerekiyor. Hani biz bunları para için mi yapıyoruz? Eleştirisi gelecek. Hiçbir şey para için yapmıyoruz. Ancak canımı ortaya koyuyorum. Fedakârlık yapıyorsam karşılığını da devletin bu insanlara vermesi gerektiği anlayışıyla vermesi gerektiğine inanıyorum. Bunu da sizlerin aracılığıyla aziz milletimize duyurmuş, siyasi liderlerimiz, yöneticilerimize ifade etmiş oluyoruz.” diye konuştu.
Havadan ve karadan yeterli ekip olmadığı yönünde iddiaların da gerçeği yansıtmadığını kaydeden Genel Başkan Türkyılmaz, “Türkiye'de yanlış bilinen doğrular ya da doğru bilinen yanlışlar kısmına bu soru geliyor. Türkiye Cumhuriyet tarihinin en güçlü hava filosuna sahip Orman Genel Müdürlüğümüz, 105 helikopter, 28 uçak bulunmakta. Değil, yetersizliği fazlalığını iddia edenler haklı olurlar. Ben kişisel olarak fazla olduğunu söyleyebilirim. Kara ekipman olarak, makine ekipman gücünde yeterli miktardayız. İnsan kaynağı, son yıllarda ciddi manada alımlar yapılmış olmasına rağmen hala Orman Genel Müdürlüğümüzün yangınla mücadelede işçi, memur ve mühendis açığı var. Yani filosu kesinlikle yeterlidir, makine ekipman yeterlidir. Ama insan kaynağı son yıllarda ciddi manada alım olmasına rağmen hala ciddi manada insan açığı söz konusudur.” Şeklinde konuştu.
İNŞALLAH EMEKLERİNİN KARŞILIĞINI ALIRLAR
Orman mühendislerinin normal mühendislerden farklı olduğunu ifade eden Genel Başkan Türkyılmaz, “Türkiye'deki tüm kamu çalışanları içerisinde Türk Silahlı Kuvvetleri, Türkiye'nin dış düşmana karşı korunmasını, milli emniyet teşkilatımız, iş güvenliği, mahalle işçilerimiz, mahalle koruyuculuğu yaparak sükûnet içerisinde bir ülkede yaşamamızı sağlıyorlar. Bu görevleri yaparken de vardiyalı sistemle çalışıyorlar. Yeşil vatanı koruyan ormancılık teşkilatının tüm çalışanları, özellikle mühendisleri ise maalesef 7 gün 24 saat esasına göre hiçbir yaz dönemi izin kullanmadan, vardiya sistemi olmadan çalışmaktadırlar. Ve sosyal ve ekonomik haklar itibarıyla de kamuda çalışan hakim, hekim ve diğer kamu mühendislerinin, kamu çalışanlarının karşılığında düşük ücretler almaktadırlar. Bu açıdan Türk Silahlı Kuvvetleri gibi, Emniyet teşkilatı gibi askeri disiplinle çalışan orman teşkilatının çalışanları, hak ettikleri özlük haklarına kavuşmak için hararetle beklemekte. Sayın Cumhurbaşkanımızın da bu noktada açık çeki var aslında. Yani yeşili, doğayı, ormanları koruma adına hiçbir bütçe kısıtı koymadan, her türlü imkânın sağlanması noktasındaki açık çekini saygıdeğer Orman Bakanlarımızın da iyi değerlendirmesi. Ormancılık Genel müdürlerimizin iyi değerlendirmesi. Bu açık çeki kullanarak teşkilatın insan kaynağı açığını gidermesi. Döner sermayeden insanlarımıza hak ettikleri payın verilmesi ve yıpranma payını da sağlanması gerekiyor. Bu konuda Devlet Üst Yönetimi'ni temsil eden Devlet Başkanımız, Cumhurbaşkanı bu netliği ortaya koyduktan sonra geri kabineye kalıyor. Bakanlar Kurulu'na kalıyor. Sayın Bakanımıza, Maliye ve Hazine Bakanına kalıyor. İnşallah biz de meslek odası olarak bu insanların sivil toplum ve meslek örgütü temsilcileri olarak taleplerini sizlerin aracılığıyla aziz milletimize ve siyasilere duyurmuş oluyoruz. İnşallah bu sesimiz, bu talebimiz duyulur ve karşılığı alınır diye temenni ediyorum.” dedi.
YANAN ALANLAR İMARA AÇILIYOR DİYE BİR DURUM SÖZ KONUSU DEĞİL
Yangınların kasıtlı olarak çıkarıldığı ve bu alanların imara açılacağı, çeşitli şekilde değerlendirileceği yönünde kirli bilgilerin de dolaştığını vurgulayan Genel Başkan Türkyılmaz, 32 yıldır orman teşkilatı orman mühendisi olarak çalıştığını vurgulayarak, şöyle konuştu: “Devlette 32 yılım geçti ve devam ediyorum şu anda. Aynı zamanda Memur-Sen Konfederasyonu sendikasında 2 dönem genel başkan yardımcılığı yaptım. 8 yılda Orman Mühendisleri Odası'nın genel başkanı olarak görev yapıyorum. Bütün bu devlet tecrübem ve total birleştiğinde anayasamıza Anayasamızın 169. Maddesi ile yanan alanların ormanlaştırma maksadı dışında kullanılamayacağı hüküm altına alınmış iken, dünyadaki hiçbir devlette böyle bir anayasal hüküm yokken ve Türkiye'de de bugüne kadar yanan alanların hiçbir metrekaresi ormanlaştırma maksadı dışında kullanılan kullanılmadığı sabit olarak somut olarak ortada iken, maalesef orman yangınları her çıktığında bu spekülasyonu, bu asparagas haberleri duymaktayız ve üzülmekteyiz. Canlarını ortaya koyan ormancılık çalışanları bu işten üzülmekte, moral motivasyonu düşmektedir. Bu konuyu şöyle net anlaşılsın diye altını çiziyorum. 2021'de Türkiye'nin akciğerleri yandı. 135 bin hektar. Antalya, Muğla başta olmak üzere 58 ilimizde değişik zamanlarda 18 günlük bir dönemde tarumar oldu. 135 bin hektarlık alan yangınlara teslim oldu. Buyurun o insanlara bu iddia. Bu iddiada bulunan tüm kuruluş sahiplerini, basın yayın kuruluşlarını, siyasetçiyi, politikacıyı, sanatçıyı Herkese hodri meydan diyorum. Gidelim bu alanları gezelim bakalım bize göstersinler. Bir metre karesinde ormanlaştırma dışında bir eylem yapılmış mı? Yapılmadığını biliyorum ve net ilan ediyorum. O gün de yapılmadı, bugün de yapılmadı, yarın da yapılmayacak. Bunun Türkiye'de bir ideolojik saplantıyla, dar bir kesim tarafından kullanılarak devletin aklıyla oynanmak isteniyor. Canlarını ortaya koyan insanlara iftira edilmek isteniyor. Eğer bu cehaletten yapılıyorsa dersine iyi çalışsınlar. Ama bu anlattığım veri bilerek yapılıyorsa bunu yapanlara hain tanımı tam yakışmaktadır.” Diye konuştu.
HABER: HABER MERKEZİ
