Manisa’da Ziraat Yüksek Mühendisi Dr. Güneş Kacar, bir televizyon programında moderatörlüğünü Burcu Gezgin Aydın’ın yaptığı Tarımsal Vizyon programında Manisa’da Üzümün Hikayesini anlattı. Türkiye’de kurutmalık üzümün yüzde 85’inin, sofralık üzümün ise yüzde 20’sinin yetiştirildiği Manisa, üzümün üretim üssü konumunda bir ildir.

GEDİZ OVASI’NA ANTİK ÇAĞDA ÜZÜM OVASI YA DA LİDYA’NIN ALTIN OVASI DENMİŞ
Ziraat Yüksek Mühendisi Dr. Güneş Kacar, Antik çağlardan itibaren üzümle Manisa’nın birbirini tamamlayan iki unsur olduğunu kaydetti. Kacar, “Manisa üzüm denilince akla gelen ilk şehir. Aynı zamanda sadece, Türkiye’nin değil dünyanın en önemli üzüm üretim merkezlerinden biri konumunda. Ülkemizde kurutmalık üzümün yüzde 85’i Manisa’dan karşılanıyor. Sofralık üzüm üretimin yüzde 20’si Manisa’da gerçekleşiyor. Yani neredeyse her üzüm tanesinde dünyada dolaşan Manisa’nın emeği, güneşi, toprağı var. 871 bin dekarlık alanda bağcılık yapıyoruz. Yaklaşık 50 bin ailede geçimini bağcılıkla sağlıyor. Yani üzüm sadece bizim için bir meyve değil aynı zamanda hayatımızın bir parçasıdır, ta kendisidir. Gediz ırmağının suladığı bu verimli ovaya antik çağda üzüm ovası ya da Lidya’nın altın ovası denmiş. Üzümle ilgili neredeyse 2500 yıllık tarihten bahsediyoruz. Bu bir gelenek bizim için” dedi.

BOŞUNA SULTANİ ÜZÜM İSMİ KONULMAMIŞ
Kacar, “Bugün Manisa’da yetiştirilen Sultani çekirdeksiz üzüme de boşuna Sultani üzüm ismi konulmamış. Şehzadeler Şehri Manisa üzümle öyle bir özdeşleşmiş ki Fatih Sultan Mehmet’ten Kanuni’ye kadar uzanan bir tarihi var aslında üzümün ve Sultanlara layık üzüm denmiş. Üzümümüzde kalitesiyle bunu hak ediyor” dedi.

DÜNYANIN BİRÇOK ÜLKESİNE İHRAÇ EDİLİYOR
Kacar, “Dünyada pek çok ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz. Bunların başında İngiltere, Almanya, Hollanda, İtalya gibi ülkeler var” dedi.


HABER: CÜNEYT HASÇELİK