Kitap okuma alışkanlığı
Kitap okuma alışkanlığının olmayışı çağımızın ne yazık ki en büyük kanayan yaralarından biri. Bence kitap okumak bilmediğin hatta daha önce üstüne düşünmediğin konularda sana başka bir pencereden farklı birinin bakış açısından olayları görebilme deneyimini kazandırıyor ve farkında olmadan hayal alemimize yeni bir şeyler ekliyor. Hayatta kalabilmek için bana kalırsa ilk ihtiyacımız olan şey anlayabilmek. Bunu da sadece ve sadece kitap okuyarak geliştirebiliriz. Çünkü matematikte bile bir soruyu anlayabilmek için önce okuduğumuzu anlamamız gerekir ki doğru cevabı bulabilelim. Ebeveynlerin çocuklarını okumaya kitaba yönlendirmesi gerektiğini düşünüyorum. Mesela bunun için çocuklarınızla beraber kitap okuma etkinlikleri düzenleyebilir ve ayda veya haftada bir birlikte kütüphaneye veya sahafa giderek çocuğunuzun seçtiği bir kitabı almasına izin vererek kitap sevgisini aşılamaya başlayabilirsiniz. Böylece çocuklarınızın hem zihinsel hem de hayal gücüne katkı sağlamış olursunuz. Kim bilir belki de bu alışkanlık onun gelecekteki meslek seçimini etkiler. Bazen çocuklarımız diğer arkadaşlarına göre okuma geriliği yaşayabiliyor. Önemli tıbbi bir sorunu yoksa şayet genelde içine kapanık çocuklarda rastlanan toplum içinde kekeleme ve yanlış okuyarak harfleri yutma alışkanlığı da çocuğunuza oluşturacağınız bu alışkanlıkla ortadan kalkmış olacak hem böylece “tablet çocuk” olmak yerine ekran süresi daha aza inmiş okumayı seven ve vaktinin çoğunu kitaplara adayan bir çocuğunuz olur. Hem böylece siz de fazla telefonla uğraşıyor diye şikayette bulunmazsınız. Yani kitap okuma alışkanlığı çocuğu ciddi ölçüde değiştirdiği gibi aile dinamiklerinde ve aile içi huzurun sağlanmasında büyük rol üstleniyor. Hadi hepiniz seveceğiniz bir türde veya konusu dikkatimi çeker dediğiniz bir kitapla bu alışkanlığa ilk adımınızı atın ve çocuklarınıza örnek olun.