Manisa Valiliği, İl Afet Azaltma Planı Toplantısı’nı gerçekleştirdi. Manisa İl Tarım ve Orman Müdürlüğü'nde düzenlenen toplantıya, Manisa Valisi Vahdettin Özkan, Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Besim Dutlulu, AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Prof. Dr. Orhan Tatar ile kurum ve şube müdürleri katıldı. Toplantıda afet yönetimi konusunda önemli sunumlar ve değerlendirmeler yapıldı.
Toplantıda konuşan Manisa Valisi Vahdettin Özkan, afetlere müdahale konusundaki toplumsal duyarlılığa dikkat çekti. Özkan, “Hem uluslararası alanda hem de özellikle ülkemizde kamu kuruluşlarımız, bir müdahale gerekliliği ortaya çıktığında hızlı bir şekilde harekete geçebilmektedir. İnsanlarımızın empati duygusu oldukça yüksek; başkalarına yardım etme ve afet zamanlarında hızlı refleks gösterebilme konusunda önemli bir potansiyele sahibiz. Bu potansiyelimizi afet planlarında da etkin biçimde uyguluyoruz ve bunun örneklerini sahada sıkça görüyoruz” dedi. Afet yönetiminde sadece müdahale değil, risk analizinin de büyük önem taşıdığını vurgulayan Özkan, “Afetlere müdahale konusunda toplum olarak seferber olabiliyoruz. Ancak afet yönetiminde sadece müdahale aşaması değil, afet yaşanmadan önce risklerin doğru analiz edilmesi ve bu risklerin bertaraf edilmesi ya da kontrol altına alınması da büyük önem taşımaktadır. Günümüzde, özellikle deprem başta olmak üzere, her bireyin, her ebeveynin ve her kurumun geleceğe güvenle bakabilmesi için afetlere ilişkin risk unsurlarını iyi analiz etmesi gerekmektedir” ifadelerini kullandı.
"BÜYÜK ÖNEM TAŞIYOR"
Vali Özkan, afet bilincinin bireysel farkındalıktan başlaması gerektiğini belirterek şöyle konuştu:
“Öncelikle kendimizden başlamalıyız: Yaşadığımız ev ne kadar güvenli? Depremle ilgili bireysel olarak ne yaptık, ne yapmamız gerekiyor? Hangi reflekslere, hangi eğitime sahip olmalıyız? Aile içinde hangi iletişim yöntemlerini bilmeliyiz? Bu soruların cevaplarını hem bireysel hem de kurumsal düzeyde netleştirmeliyiz. Çünkü mensup olduğumuz kurum, mahalle ya da sorumlu olduğumuz görev itibarıyla bu farkındalık ve sorumluluk daha da önem kazanmaktadır.” Güvenli şehirlerin inşasının ortak hedef olması gerektiğini dile getiren Özkan, “Yapı stoğumuz başta olmak üzere, geleceğe güvenle bakmak, güvenli ve dirençli şehirler inşa etmek hepimizin ortak hedefi olmalıdır. Bu hedeflere emin ve nitelikli adımlarla ilerlememiz büyük önem arz etmektedir. Müdahale planlarında elde ettiğimiz başarılar bize göstermiştir ki, bir afet yaşanmadan önce yapılması gereken çok önemli hazırlıklar vardır. Bu hazırlıkları bilimsel ve sistematik bir biçimde analiz edip sürdürülebilir planlara dönüştürmemiz gerekmektedir” dedi. İl Risk Azaltma Planı (İRAP) çalışmalarının bu anlayışın bir sonucu olduğunu belirten Özkan, planların doğru yürütülmesi gerektiğini vurguladı:
“İller düzeyinde ve ulusal ölçekte hazırlanan risk azaltma planları da bu anlayışın bir sonucudur. Bu kapsamda farkındalık çalışmaları, eğitim faaliyetleri, iletişim ve koordinasyon süreçlerinin doğru şekilde yürütülmesi gerekmektedir. Her afet türü için o afeti azaltacak parametrelerin belirlenmesi, gerekli önlemlerin hangi kurumlar tarafından alınacağı ve kurumlar arası koordinasyonun nasıl sağlanacağı netleştirilmelidir. Kamu kaynaklarının etkin kullanımı, merkezi idare ile yerel yönetimler arasındaki iş birliği, planlama ve yatırım programlarına entegrasyon da bu sürecin temel unsurlarıdır. Tüm bu planların, afetlere karşı güçlü ve sürdürülebilir bir sistem oluşturma hedefi doğrultusunda yürütülmesi gerekmektedir.” Vali Özkan, konuşmasının sonunda mesai arkadaşlarına çağrıda bulunarak şu ifadeleri kullandı:
“Mesai arkadaşlarımdan özellikle istirhamım şudur: Müdahale planlarının yanı sıra, risk azaltma planlarına da aynı önemi verelim. ‘İRAP’ olarak adlandırdığımız İl Risk Azaltma Planı’nı hepinizin zaten okuduğunu biliyorum; ancak bu planı yeniden dikkatlice incelemenizi rica ediyorum. Uygulamalar sırasında edindiğimiz tecrübeler doğrultusunda, iyileştirmeye açık alanlar varsa bunların İl AFAD Müdürlüğüne bildirilmesini özellikle istiyorum. İRAP Planı’nı sadece okumakla kalmayalım; kurumlarımızda ve ekiplerimizde yer alan tüm arkadaşlarımıza da okutalım. Bu, hepimiz için büyük önem taşımaktadır.”
Toplantı, sunumların ardından yapılan değerlendirmelerle sona erdi.
