Türkiye’de tuvalet alışkanlıklarının ayrılmaz parçası olan taharet musluğu, hijyen anlayışının en güçlü göstergelerinden biri olarak kabul ediliyor. Su ile temizlik, hem sağlık açısından hem de pratiklik bakımından toplumda “olmazsa olmaz” bir unsur haline gelmiş durumda. Özellikle çocukluktan itibaren bu kültürle büyüyen bireyler için taharet musluğu, evlerin standart donanımı sayılıyor.
Avrupa ve Amerika’da ise durum farklı. Batı toplumlarında hijyen alışkanlıkları tarih boyunca tuvalet kâğıdı etrafında şekillendi. Çocukluktan itibaren bu yöntemle yetişen bireyler için taharet musluğu gereksiz bir araç olarak görülüyor. Bu nedenle Batı’da suyla temizlik fikri, yalnızca küçük bir kesimin gündemine girebildi.
Altyapı ve Tasarım Engeli
Farklılığın sürmesinde yalnızca kültürel değil teknik nedenler de rol oynuyor. Avrupa’daki binaların tesisat yapısı taharet musluğunu destekleyecek biçimde tasarlanmadığı için bu sistemler evlerde yer bulamıyor. Sonradan eklenmesi hem maliyetli hem de tadilat gerektirdiğinden tercih edilmiyor. Almanya, İngiltere ve Amerika gibi ülkelerde taharet musluğunun neredeyse hiç kullanılmamasının başlıca nedeni de bu altyapı engeli.
Uzmanların Yorumu
İngiltere merkezli hijyen uzmanı Dr. Emily Carter, bu farklılığı şöyle özetliyor:
“Avrupa’da taharet musluğu kültürel olarak bilinmediği için yaygınlaşmadı. Ancak hijyen açısından su kullanımı, yalnızca kağıtla temizlikten çok daha etkili. Pandemi sonrası Batı’da da suyla temizlik sistemlerine ilgi artmaya başladı.”
Yeni Trend: Akıllı Klozetler
Son yıllarda Batı’da taharet musluğunun yerini başka bir teknoloji alıyor: Japonya’dan yayılan bidetli akıllı klozetler. Hijyen farkındalığının artmasıyla Avrupa’da bu ürünlere yönelik ilgi yükseliyor. Türkiye’de ise geleneksel taharet musluğu, kültürel kimliğin güçlü bir parçası olarak varlığını sürdürmeye devam ediyor.
Alternatif Çözüm: Ek Aparatlar
Avrupa ve Amerika’da son dönemde popülerleşen bir başka yöntem de ek aparatlı bidet sistemleri. Klozete kolayca monte edilebilen bu aparatlar, düşük maliyetli bir çözüm sunarak suyla temizlik imkânı sağlıyor. Özellikle göçmen nüfusun yoğun olduğu bölgelerde bu tür ürünlere olan talep her geçen gün artıyor.
