41,4702 %0,23
48,7151 %0,43
5.018,82 % 0,19
Ara
Manisa Manşet Gazetesi Manisa Haberleri Hayata tek ayağıyla tutunan esnaf yılın ahisi oldu!

Hayata tek ayağıyla tutunan esnaf yılın ahisi oldu!

KAYNAK: CÜNEYT HASÇELİK
Okunma Süresi: 8 dk

Manisa’da 2025 yılının ahisi 34 yıllık bakkallık yapan 94 yaşındaki Akhisar Bakkallar Ve Benzerleri Esnaf Odası üyesi Abdül Balolsun oldu. Manisa Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (MESOB) tarafından 38. Ahilik Haftası kapsamında Cumhuriyet Meydanı’nda çelenk sunma töreni düzenlendi. MESOB Başkanı Hasan Geriter anıta çelenk sundu. Manisa Valiliği ziyaret edildi. Mehter takımı eşliğinde Cumhuriyet Meydanı’ndan Bedesten’e geleneksel kortej yürüyüşü gerçekleşti. Bedestende düzenlenen törende Şehzadeler Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencileri tarafından temsili Şed kuşanma töreni gerçekleştirildi. 


KÜRESEL GELİŞMELER NEDENİYLE ESNAF-SANATKÂRLARIMIZ HIZLA YOK OLMA SÜRECİNDEDİR


Manisa Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Hasan Geriter, “Ahilik Kültürü Haftasını bu yıl da büyük bir coşkuyla kutlarken, başta Ahi Evran Veli olmak üzere, ebediyete intikal etmiş tüm Ahileri, bugün bir kez daha minnetle ve şükran duygularıyla anıyorum. 38. Ahilik Kültürü Haftasının ülkemiz ve tüm esnaf ve sanatkârlarımız için hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum. Esnaf ve sanatkârlarımızın özü, kökü ve temeli Ahilik kültürüne ve Ahilere dayanmaktadır. Ahilik; ticarette dürüstlüğü, mesleki faaliyetlerde kendi kendini denetlemeyi öngörür. Bizler Ahiliği sadece, esnaf ve sanatkârların geçmişten gelen bir gurur kaynağı olarak değil, aynı zamanda ülkemizin ölümsüz bir ışık kaynağı olarak da görüyoruz. Hepinizin bildiği gibi, küresel gelişmeler nedeniyle esnaf-sanatkârlarımız hızla yok olma sürecindedir. Dünya artık tek bir pazar haline gelmiş, rekabette sınırlar kalkmıştır.  Büyük işletmeler ekonomik ve siyasi güçleri ile esnaf-sanatkârları ezip geçmektedir. Oysa esnaf-sanatkarlar, ekonomik olduğu kadar sosyal bir olgudur. Toplumun orta direği, bel kemiğidir. Özellikle %99’u küçük işletmelerden oluşan ekonomimiz için vazgeçilmez bir unsurdur. Bugün, birçok gelişmiş ülkede, esnaf-sanatkâr ve küçük işletmeler, birçok teşvik mekanizması ile destekleniyor. Sadece işletmeleri büyüterek amaca ulaşılamadığı yavaş da olsa anlaşılıyor.  Önemli olan toplumun sosyal ve ekonomik dokusu ile son derece uyumlu olan esnaf-sanatkârın varlığını koruyacak tedbirleri almaktır. Bizler de, esnaf-sanatkâr camiası olarak, iş yerimizle, çalışanımızla ve teşkilatımızla kendimizi yeni süreçlere ve gelişmelere uyarlamalıyız. Gelişim ve değişime ayak uydurmak için göstereceğimiz çaba ve özveriye karşılık, Devletimizi daima yanımızda bulmalıyız,  yalnız bırakılmamalıyız. Gelişen teknoloji ile birlikte, akıl almaz bir rekabet ortamında yok olmamak için gelişmeye ihtiyaç duyan günümüz esnaf ve sanatkârları kendi kaderine terk edilmemelidir. Esnaf ve sanatkârımıza Devletçe verilecek her türlü destek karşılıksız kalmayacak,  toplumumuza istihdam ve katma değer olarak geri dönecektir” dedi. 


AHİLİK ÜLKEMİZİN GELECEĞİNİN GARANTİSİ, ESNAF-SANATKÂRLAR KESİMİNİN ÖZSUYUDUR


Esnaf ve sanatkarların yaşadığı sorunlardan bahseden Geriter, “Destek programlarında ve teşvik paketlerinde esnaf ve sanatkârlara yer verilmemesi. Uygun koşullu finansman imkânlarının yetersizliği. Vergi ve sosyal güvenlik sisteminden kaynaklanan sorunlar. Mesleki eğitim sistemimizde yaşanan sorunlar. Perakende Yasasının yarattığı haksız rekabet gibi konuların dikkate alınmaması, ileride telafisi mümkün olmayacak ekonomik ve sosyal sorunlara ve toplumsal çöküntülere yol açabilecektir. Buna rıza gösterilmeyeceğine ve izin verilmeyeceğine inanıyorum. Günümüzün yükselen değerlerinin önemli bir kısmının özünde Ahiliğin temel ilkeleri yatmaktadır.  Tüketici hakları, sivilleşme, kooperatifçilik,  mesleki örgütlenme gibi kavramları Batı’ya aktaran birikim,  Ahilik Kültürüdür. Batı, bu kültürü almış,   özümsemiş ve sahiplenmiştir.   Biz ise bugün,  sanki hiç bu ortamı ve kültürü yaşamamışız gibi, Batıyı örnek alarak, birçok alanda kendimizi düzeltmeye çalışıyoruz. İşte bu yüzden biz esnaf ve sanatkârlar, Ahilik Haftasını çok önemsiyoruz.  Bu anlayışı canlı tutmak için bize ait olan bu değerleri daha fazla özümsemek, geliştirerek hayatımıza uygulamak istiyoruz ve buna mecburuz. Saymakla bitmeyecek özellikleri, yaşadıkça geliştirilecek ilkeleri ile Ahilik ülkemizin geleceğinin garantisi, esnaf-sanatkârlar kesiminin özsuyu,   toplumumuzun can simididir” dedi. 
Manisa Valisi Vahdettin Özkan, Ahilik Haftasını kutladı. Vali Özkan, “Manisa şehrimizde esnaflık kültürü, esnafın yaşamış olduğu bu heyecan, gerçekten asırlardır süre gelen medeniyetimizin taşınışı olan esnafımızın, esnaf birliğimizin burada da bunu böyle coşkuyla kutlaması ahilik haftasından büyük bir memnuniyet duyduğumu ifade etmek istiyorum. Hem insanlarımızın gelişmesi hem şehrimizin gelişmesi yönünde alın terini döken bütün emektarları saygıyla selamlıyorum öncelikle. Hem esnafımız hem çiftçimiz kadimden beri en geleneksel en sürdürülebilir en vazgeçilemez bir mesleği icra ediyorsunuz ve toplumumuzun adeta iskelesi oluşturuyorsunuz ve toplumumuzun ortalamalarını taşıyorsunuz. Toplumumuzun Türk millet Şehrimizin hissiyatının tercümanlarsınız sizler. Dolayısıyla tarihten sudur edip gelen bu hissiyatın mümessili olmak, temsilcisi olmak, taşıyıcısı olmak ayrı bir kıymettir, ayrı bir değerdir. O aynı zamanda milli değerlerimizi, manevi değerlerimizi, kültürel değerlerimizi en berrak bir şekilde, en saf bir şekilde taşıyıp gelecek nesillere aktaran bir mecradır. Bu ahilik kültürü, esnaflık kültürünü alın teriyle maişetini temin eden esnafımız, çiftçilerimiz. Bu vesileyle ahilik haftamızın, günümüzün hem kutluyor hem de bunun bereketinden toplum olarak, şehir olarak inşallah istifade etmiş olacağız” dedi. 
Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Besim Dutlulu da Ahilik Haftasını kutladı. 


ABDÜL BALOLSUN, ÇOCUK YAŞTA ÇALIŞMA HAYATINA ATILDI 


1931 yılında Manisa'nın Akhisar ilçesinde doğan Abdül Balolsun, çocuk yaşta çalışma hayatına atıldı. Henüz 11 yaşında, sanayi bölgesinde tabakhanede deri imalatında çırak olarak işe başladı. Uzun yıllar boyunca çeşitli işlerde çalışarak deneyim kazandı. 20 yaşına geldiğinde askerlik görevi için orduya katıldı ve burada "katır çavuşluğu" olarak bilinen görevi üstlendi. Ancak askerlik yıllarında geçirdiği talihsiz bir kaza, hayatını sonsuza dek değiştirdi. 1951 yılında Malatya’da askerliğini yaptığı sırada, bir katırın şahlanması sonucu sağ ayağına ağır bir darbe aldı ve kangren nedeniyle ayağını kaybetti. Bu olay, onun yaşamında büyük bir dönüm noktası oldu. Ancak Balolsun, tüm zorluklara rağmen pes etmedi. “Çalışmaktan hiçbir zaman yılmadım, mücadele ettim ve etmeye de devam ediyorum” diyerek bu olayın onu yıldırmadığını vurguladı. Ayağının kesilmesi sonrası Abdül Balolsun, ailesine ve kendisine bakmak için farklı işlerde çalışmaya devam etti. Marangozluk, torna işleri, demircilik gibi çeşitli alanlarda faaliyet gösterdi. Özellikle, ahşap torna tezgahları kurarak ağaç işleriyle uğraştı. At arabacılığı, dönemin popüler mesleklerinden biriydi ve Abdül Balolsun, marangozluk bilgisini kullanarak bu alanda başarılı oldu. “Bir işi gördüğümde yapabileceğime inanıyordum” diyen Balolsun, bu dönemde sanayide tanınan ve saygı duyulan bir usta haline geldi. Yaptığı işlerle hem ekmeğini kazandı hem de çevresine güven veren bir esnaf oldu. At arabacılığı mesleği neredeyse yok olma noktasına gelince, sanayi bölgesinde küçük bir bakkal dükkanı açtı. 33 yıldır aynı dükkânda esnaflık yapan Balolsun, bu işte de başarılı oldu.  Abdül Balolsun’un topluma katkısı sadece iş hayatıyla sınırlı kalmadı. Gençleri spora teşvik etmek için 15 yıl boyunca Çınarspor’da idarecilik yaptı. Mahalle gençlerini toplayarak spor kulüpleri kurdu ve onları futbolla tanıştırdı. Onları kötü alışkanlıklardan uzak tutmayı başardı. “Gençlerin sağlıklı bir yaşam sürmesi için onları spora yönlendirmek en büyük görevim oldu” diyen Balolsun, bu çalışmalarından büyük gurur duyduğunu belirtti. Abdül Balolsun’un hayat felsefesi; azimle çalışmak ve zorluklara karşı yılmamak üzerine kurulu. “Sakatlık engel değil, her zaman bir çare bulunur,” diyen Balolsun, kendi yaşamında bunun en güzel örneğini sundu. Tek ayağıyla işlerini sürdürmeye devam eden Balolsun, sabahları erkenden kalkıp dükkânına giderek günlük işlerini yapıyor. “Hayatta mücadele etmek kadar iyi bir şey yok. Mücadele, insanı ayakta tutar” diyerek gençlere de sürekli çalışmayı ve pes etmemeyi tavsiye ediyor.


YILIN AHİSİ 


Manisa’da yılın Ahisi 54 yıllık bakkal Abdül Balolsun seçildi. Yılın ahisi onur ödülüne Manisa Ayakkabıcılar Esnaf Odası üyesi 30 yıllık ayakkabı tamircisi 55 yaşındaki Salih Zeki Ömürlü ile Manisa Madeni Sanatkarlar Esnaf Odası üyesi 68 yıllık sobacı tenekeci 81 yaşındaki Doğan Özmen layık görüldü. 


YILIN KALFASI 


Yılın kalfası Soma Esnaf ve Sanatkarlar Odası üyesi 20 yaşındaki Oto döşemeciliği yapan Yunus Emre Çıplak oldu. Yılın kalfası onur ödülüne Manisa Madeni Sanatkarlar Esnaf Odası üyesi VE MOSTEM öğrencisi CNC Tornacı 19 yaşındaki İsmail Özdil ile Salih Mesleki Eğitim Merkezi’nden Moda Tasarım Teknolojileri mesleğiyle uğraşan 18 yaşındaki Asilcan Yıldırım layık görüldü. 


YILIN ÇIRAĞI 


Manisa’da yılın çırağı ise Bilgisayarlı Makine İmalatı mesleğiyle uğraşan 16 yaşındaki Muhammet Can Yaşar oldu. Yılın çırağı onur ödülüne Soma Mesleki Eğitim Merkezi’nden 17 yaşınındaki Eşref Eren Sevil ile Salihli Mesleki Eğitim Merkezi’nden 16 yaşındaki kadın kuaförlüğü yapan Eylül Çakmak layık görüldü. Protokol üyeleri tarafından ödülleri takdim edildi. 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *