Manisa’da yılların deneyimi ve güçlü mühendislik anlayışıyla Türkiye’nin inşaat sektöründe öncü firmalarından biri olmayı başaran, modern ve yeni yaşam alanları oluşturan Aksan İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Taşkan, lokomotif bir sektör olan inşaat sektörünün geleceğiyle ilgili değerlendirmelerde bulundu.

ARTAN MALİYETLER ZORLUYOR
Son yıllarda inşaat maliyetlerindeki artış sektörü ciddi şekilde etkilediğini vurgulayan Taşkan, “Kesinlikle en kritik konumuz bu. Demir, çimento, enerji ve işçilik maliyetleri son yıllarda katlanarak arttı. Bu da müteahhitleri zorluyor, konut fiyatlarını doğrudan etkiliyor. Arz azalınca fiyatlar da kaçınılmaz olarak yükseliyor. Biz sürdürülebilirliği sağlamak için yerli üretime, verimli planlamaya ve toplu tedarik modeline yöneliyoruz. Artık her adım maliyet bilinciyle atılmak zorunda” dedi.
KENTSEL DÖNÜŞÜM “UCUZ” DEĞİL, “GÜVENLİ” DÖNÜŞÜM ÖNCELİK OLMALI
Kentsel dönüşümde kamu-özel sektör işbirliğinin çok önemli olduğuna dikkat çeken Taşkan, “Kentsel dönüşüm, ülkemizin geleceği açısından bir zorunluluk. Fakat vatandaşın maddi yükü çok ağır. Burada kamu-özel sektör iş birliği şart. Finansman modelleri yeniden düzenlenmeli, denetim sistemi ise bağımsız yapılar üzerinden işletilmeli. İnsanların can güvenliği söz konusu; bu nedenle “ucuz” değil, “güvenli” dönüşüm öncelik olmalı” dedi.

AKSAN İNŞAAT ENERJİ TASARRUFLU PROJELERİ ZORUNHLU HALE GETİRDİK
Yeşil bina ve sürdürülebilir inşaat kavramının Türkiye’de yeteri kadar yaygınlaşmadığının altını çizen Taşkan, “Aslında herkes çevreci projeleri konuşuyor ama uygulamada maliyet engeliyle karşılaşılıyor. Yeşil binalar uzun vadede kazandırıyor ama başlangıç maliyeti yüksek olduğu için birçok firma çekimser kalıyor. Devletin burada ciddi teşvikler sunması gerekiyor. Biz Aksan İnşaat olarak bazı projelerimizde enerji tasarruflu sistemleri zorunlu hale getirdik. Bu yaklaşımın sektör genelinde benimsenmesi şart” diye konuştu.
İNŞAATTA “ÖNCE İNSAN” ANLAYIŞINI KÖKLEŞTİRMEMİZ GEREKİYOR
İş güvenliği ve nitelikli iş gücü eksikliğine değinen Taşkan, “İş güvenliği maalesef hâlâ zayıf noktamız. Eğitim eksikliği, denetim yetersizliği ve hızlı iş baskısı kazaları artırıyor. Biz firma olarak her şantiyemizde eğitimli personel çalıştırıyor, düzenli denetimler yaptırıyoruz. Bu konu cezayla değil, kültürle çözülür. İnşaatta “önce insan” anlayışını kökleştirmemiz gerekiyor” dedi.
DİJİTALLEŞME ARTIK BİR TERCİH DEĞİL, ZORUNLULUK
İnşaat sektöründe teknolojinin artık bir tercih değil zorunluluk olduğunu kaydeden Taşkan, “Teknoloji artık vazgeçilmez. Ancak Türkiye’de adaptasyon yavaş ilerliyor. Biz Aksan İnşaat olarak projelerimizin tasarım ve maliyet analizlerinde BIM sistemini aktif kullanıyoruz. Bu sistem hataları minimize ediyor, süreci hızlandırıyor. Yakın gelecekte 3D baskı teknolojisinin konut üretiminde de ciddi rol oynayacağına inanıyorum. Dijitalleşme artık bir tercih değil, zorunluluk” dedi.
AMACIMIZ, BU YENİLİKLERİ ÜLKEMİZE TAŞIMAK VE YERLİ PROJELERİMİZE ENTEGRE ETMEK
Geçtiğimiz günlerde Japonya’nın Osaka kentinde düzenlenen uluslararası inşaat teknolojileri fuarın katılımıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Abdullah Taşkan, “Gerçekten ufuk açıcı bir deneyimdi. Japonya, deprem teknolojileri ve sürdürülebilir inşaat çözümlerinde dünyada öncü. Özellikle akıllı bina sistemleri, modüler yapı teknolojileri ve enerji verimliliği konularında büyük ilerleme kaydetmişler. Biz de bu fuarda birçok firma ile iş birliği görüşmeleri yaptık. Amacımız, bu yenilikleri ülkemize taşımak ve yerli projelerimize entegre etmek. Artık dünya ile aynı dili konuşmak zorundayız; teknoloji bu anlamda en büyük köprümüz olacak” dedi.

TÜRKİYE’NİN KALKINMASINDA LOKOMOTİF ROLÜMÜZ DEVAM EDECEK
İnşaat sektörünün her zaman ülkemizin en lokomotifi olduğunu söyleyen Taşkan, “Sektörümüz dinamik ve dirençli. Türkiye’nin kalkınmasında lokomotif rolümüz devam edecek. Ancak bu, yenilikçi düşünceyle, çevreye duyarlı üretimle ve finansal disiplinle mümkün. Artık “çok bina yapmak” değil, “doğru bina yapmak” dönemi başladı” diye konuştu.
