Manisa
30 April, 2024, Tuesday
  • DOLAR
    32.42
  • EURO
    34.67
  • ALTIN
    2391.9
  • BIST
    10062.52
  • BTC
    60648.66$

YEREL SEÇİM TARİHİMİZDEN: 2014’TEN GÜNÜMÜZE

17 April 2024, Wednesday 16:12

31 Mart 2024 Yerel Seçimleri, sonuçları itibariyle Türkiye Cumhuriyeti için son derece önemli bir yer işgal edeceği şimdiden belli. Her seçim kendine has bir takım sonuçlar doğurmakla beraber sosyal bilimciler için çıkan sonuçları/çıktıları doğru okumak için zaman zaman aceleci yorumlar da yapılmıyor da değil.

 Şurası açık ki, bu seçimlerde büyükşehirler başta olmak üzere Anadolu’daki pek çok şehrin CHP ve muhalefet partilerine geçmesi üzerinde ilk irdelenmesi gereken sonuçlardandır.  Ana muhalefet partisinin seçimlerde oyunu ve oy yüzdesinin arttırması, ilk defa iktidar partisini geçmiş olması sonuçları bakımındn en bariz kendini gösteren detaylardandır. 2024 Seçimleri bu şekilde sonuçlanmışken geçmiş seçim örnekleri üzerinden bazı örnekler vererek devam edelim.

Geçen yazılarımızda 2019 Seçimleri üzerinde durduk ve İstanbul ve Ankara’nın Millet İttifakı’na geçmesinin doğurduğu ve doğuracağı sonuçlarla beraber o seçimlerde Cumhur’un %50+1 aldığından da söz etmiştik. Ondan bir önceki seçimlere bakacak olursak 2014 Yerel Seçimleri’nde AK Parti, CHP, MHP ve BDP/HDP’nin seçimlerde en yüksek payı kapan partiler olduğunu hatırlıyor ve Saadet, Büyük Birlik Partisi gibi partilerin de 2019 ve 2024 Seçimleri’ne göre iyi bir oy aldığını hatırlatalım. Seçimlere damgasını vuran isimler arasında CHP’nin İstanbul adayı Mustafa Sarıgül’ü, MHP’den CHP’ye geçen Ankara adayı Mansur Yavaş’ı, bugün yine ismi gündemde olan AK Parti’den CHP’ye geçen Lütfü Savaş’ı, AK Parti’nin İzmir adayı Binali Yıldırım’ı söyleyebiliriz. Reklam kampanyaları arasında AK Parti’nin ‘’Bayrak’’lı reklam filmi ile CHP’nin ‘’Oyumu Sarıgül’e veriyorum’’ reklam filmindeki teyze damgasını vurmuştur.

Bu seçimlerde Ankara başta olmak üzere Mersin, Antalya, Balıkesir, Manisa, Hatay illerinde kıran kırana bir yarış yaşanmıştır. Mersin Büyükşehir Belediyesi CHP’den MHP’ye geçerken Antalya Büyükşehir Belediyesi CHP’den AK Parti’ye, Hatay Büyükşehir Belediyesi ise AK Parti’den CHP’ye geçmiştir. AK Parti seçimlerden %43, CHP %25, MHP %17, BDP %4, Saadet Partisi %2,78, HDP %2,01, BBP %1,57 oy oranına ulaşmışlardır.  AK Parti İstanbul’da Kadir Topbaş, Ankara’da Melih Gökçek ile seçimi birinci olarak tamamlarken toplamda 18 büyükşehir belediyesini kazanmıştır. CHP 6 büyükşehir, MHP 3 büyükşehir, BDP 2 büyükşehir kazanmıştır. Mardin Büyükşehir Belediyesi’ni de Bağımsız aday Ahmet Türk kazanmıştır. Kamuoyunun bugünlerde daha çok 2019 Yerel Seçimleri’nde İstanbul adayı olarak hatırladığı Binali Yıldırım AK Parti İzmir adayı olmuş ve %35,9 oy yüzdesiyle seçimi ikinci sırada tamamlamıştır. Seçimlerde en çok tartışılan hususlar arasında büyükşehir yasası yer almış ve Manisa da dahil olmak üzere yeni 13 şehir, yasayla birlikte büyükşehir statüsüne geçmiştir. Yasa olumlu ve olumsuz pek çok tepkiye sebebiyet vermiştir. Hatta seçim sonrası Manisa’nın ilk büyükşehir belediye başkanı olan Cengiz Ergün, ‘’Keşke büyükşehir olmasaydık diyeceğim bir noktaya geldik.[1]’’ şeklinde bir açıklama yapmıştır. Seçmen büyükşehirde ayrı, ilçede ayrı, belediye meclisinde farklı partilere oy vererek 2019 örneğinde görüleceği gibi hassas dengeyi gözetmiştir.  2011 Genel Seçimleri’nde tek başına %49,83 alan AK Parti bu seçimlerde kısmen oyu düşse bile İstanbul ve Ankara’yı elinde tutarken Balıkesir, Antalya gibi iki büyükşehri de kendi bünyesine katmıştır. İlk yerel seçim sınavında oyunu %2,54 oranında arttıran Kemal Kılıçdaroğlu Hatay ve Burdur’u partisine katmıştır. Mersin’in MHP’ye geçmesi ise CHP ile MHP seçmenleri arasındaki oy geçişkenliğini bir kez daha ortaya koymuştur. Aynı yıl yapılacak seçimlerde ise CHP ile MHP ortak çatı aday Ekmeleddin İhsanoğlu’nu aday göstermiştir.

2014, her bakımdan incelenmesi gereken bir yıl olmuş ve tıpkı bir sonraki yıl 2015 gibi iki seçime ev sahipliği yapmıştır.

2024 yılının Nisan aylarından bu yazıyı yazan biri olarak ardı arkası kesilmeyen seçimleri 2014 senesinden beri alırsak 9 seçim yaşayan bir ülkenin hala sandığa katılım noktasında %70 ve üstü olması demokrasiye inandığını göstermekle beraber bir sandık yorgunluğu da gözlerden kaçmamaktadır.

 

 

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.