YEREL SEÇİMLERDEN NOTLAR

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 7 Ocak  Pazar günü Murat Kurum başta olmak üzere Aydın, Muğla, Ordu, Kocaeli gibi şehirlerin de adaylarını açıklamasıyla beraber artık tam anlamıyla yerel seçimlerin kampanya sürecinin başladığını görebiliyoruz.

 Bu çok net…,

Muhalefete gelecek olursak..

CHP, genel başkan Özgür Özel ile birlikte uzunca bir süredir gündem oluşturabiliyor. Ege ve Akdeniz’deki bazı metropollerin de açıklanmasıyla birlikte CHP, şuan sahada. Manisa’da bulunan iki merkez ilçedeki adaylar ve Büyükşehir adayını şehir merkezini gezdiğiniz bir günde rahatlıkla görebilirsiniz.

İstekliler…

CHP seçmeni de bu sefer diğer seçimlere göre çok daha istekli. Çünkü, CHP seçmeni bazı yerlerde 2009 ve 2014 Seçimleri’nde stratejik oy kullanmıştı.2019 Seçimleri’nde ise ittifak ortakları olan İYİ Parti’ye oy vermişlerdi. Bu sefer kendi adaylarına oy vermek istiyorlar.

AK Parti seçmeni ise kendileri için çok kritik olan 2023 Seçimleri’nden başarı ile ayrıldıklarını düşünüyorlar. Elbette Manisa’da düşen oyları ve bir tane eksilen vekilin de muhasebesi yapılmıyor değil. Onun haricinde Yunusemre ve Şehzadeler ilçelerinde her iki turda da Kemal Kılıçdaroğlu isminin seçimi önde bitirdiğini de unutmamak lazım.

Muhalefet cephesi, AK Parti ile CHP arasında çok az bir oy farkı olduğunu, bu farkın güçlü isimlerle kapanabileceğini, ekonomik koşulların seçmeni AK Parti’den uzaklaştıracağını düşünüyor.

İktidar cephesi ise, muhalefetteki bölünümüşlüğün yani ittifaksızlığın kendilerine yarayacağını, artık daha çok sosyal belediyecilik anlayışının ön plana çıkarılacağını, 20 yıllık iktidarda şehirlerdeki değişim ve ilerlemenin ön planda tutulacağını ifade ediyor. ‘’Geçmişte yaptık, yine biz yapacağız.’’ söylemi Cumhur’un temel tezlerinden.

 Her yerde tek başına gireceğini ifade eden İYİ Parti ise pek çok il ve ilçede  adaylarını açıkladı.

İYİ Parti’nin her iki merkez ilçedeki adayları ise ilk açıklanan isimlerden.

Her iki aday da sosyal medyada çok aktif ve toplumun pek çok farklı kesimi ile buluşuyor. İYİ Parti’nin adayları somut projelerle isimlerini gündemde tutuyorlar.

***

Adaylar, söylemler ve en önemlisi propaganda…

Propaganda sürecini iyi yürüten adayın kendi oylarıyla seçimi kazanabilmesi mümkün.

Eskişehir, Manisa, Ankara, İstanbul illerindeki seçim sonuçlarına baktığınızda bunu göreceksiniz.

Bir seçim mahallinde yerel teşkilatların gücü önemli olduğu kadar aynı zamanda adayın ismi ve topluma verdiği güven, seçimdeki kilit hususlardan.

Bir diğer kilit husus ise ittifak dengeleri…

Bu ittifak dengelerine seçmen nasıl bir mesaj verecek?

Örnek vermek gerekirse, aileden Muhafazakar bir kişiyi düşünelim. 1994-2019 arasında önce Refah Partisi, ardından da AK Parti’ye her seçimde hiç sektirmeden oy vermiş. Fakat artık bazı hususlardan rahatsız. Ama…

 Eli Sağ partilerden başka birine gitmiyor… Ama AK Parti’ye de oy vermek istemiyor.

Bu seçmen kendi varlığını ilk defa 2018 Genel Seçimleri’nde gösterdi. Cumhurbaşkanlığında Recep Tayyip Erdoğan’a, milletvekilliğinde ise MHP’ye oy verdi. İttifak içi bir çeşit hareketlilik…

Bu bahsettiğim seçmeni biraz daha somutlaştıralım.

Şehzadeler ilçesinde yaşıyor…

Her seçimde AK Parti’nin adayına oy vermiş.

Yine aynı modeli uygulamak istiyor fakat MHP’nin burada bir adayı yok. Yine AK Parti’ye gidiyor.

Keza bir başka somut örnek verelim.

MHP seçmeni Turgutlu’da her seçimde MHP’ye verdi. Bu sefer yine aynı modeli AK Parti’ye vererek izlemek istiyor. Fakat AK Parti, ittifak olduğu için bu ilçeyi MHP’ye vermiş durumda. O seçmen yine MHP’ye veriyor.

Veriyor vermesine de Cumhur İttifakı’ndan bir parti kendi adayıyla seçime girerse bu seçmen o adaya da yönelmiyor değil. Bunun örnekleri mevcut.

Büyük Birlik Partisi’nden tanıdığı, bildiği bir ismi görünce o logonun altına mührü vurabiliyor. Bu seçimlerde de kilit olabilecek bir Yeniden Refah Partisi var. Gördüğümüz kadarıyla da bütün seçim bölgelerinde aktif bir seçim süreci izliyorlar.

Dolayısıyla 2023 Seçimleri’nde AK Parti ile MHP’nin oyu %55 yapan bir yerde tek başına CHP’nin adayı %45 ile seçim kazanabilir. Ya da küçük bir Anadolu kasabasında kimsenin öngöremediği, mecliste temsiliyeti dahi olmayan bir parti seçimde birinci parti olabilir.

Örneği yok mu?

Fazlasıyla var…

Manisa’nın bazı ilçelerinde hem AK Parti’ye hem de MHP seçmenine hitap eden fakat ittifak olduğu için ortağı olduğu partiyi destekleyeceğini söyleyen çok isim görüyoruz. İttifaklar sisteminin kendi içinde getirdiği denge de böyle bir şey.

Velhasıl…

Kim kazanırsa kazansın, esas olan vatandaşımızın müreffeh bir toplum hedefidir. Altyapıdan ulaşıma, festivallerden kentsel dönüşüme kalbi ülkesi için çarpan bütün adaylara başarılar diliyorum.