AÇ BIRAKTIĞINIZ  VÜCUDUNUZUN FABRİKA AYARLARI BOZULABİLİR!

Hepinizin sosyal medyada gördüğü öncesi ve sonrası fotoğraflarının arkasındaki gerçeği bilmekte yarar olduğunu düşünüyorum. Toplumda bu durum başarı algısı gibi oluşturulmaya çalışılsa da fark edilmesi gereken bir gerçeklik bulunuyor. Kendisini veya danışanlarını aç bırakarak (mağlesef) ağırlık kaybına uğramış vücutlar üzerinden yapılan primler ne yazık ki hiç etik değil. Kaldı ki bu derecede yapılan sözüm ona diyetler sağlığı ciddi anlamda olumsuz etkiliyor.

Vücudumuzun  gereksinimlerinin tam aksine çok düşük kaloriler ile güya detoks diye adlandırılan çeşitli sebze suları içilerek sistemde ne gibi olumsuz değişikliklere sebep olunduğundan  kısaca söz edeyim. Kısa zamanda kilo vermek uğruna yapılan bu tarz sözüm ona bir beslenme ile bireyler genellikle hareket etmek istemeyecek kadar halsiz kalıyor. Oysa biz dengeli bir beslenme yanında günlük fiziksel aktivite öneriyoruz. Uyuyamayacak kadar hatta açlıktan baygınlık geçirecek kadar vücut aç bırakılarak kaybedilen kilolarla aslında sağlığınızı da kaybediyorsunuz.

Bilindiği üzere vücudumuz yaşamsal faaliyetlerini sürdürebilmek için protein, yağ ve karbonhidrat dediğimiz makro besin ögelerini ve vitamin minerallerden oluşan mikro besin ögelerini kullanıyor. Bu besin ögelerinin vücuda alınıp işlenmesi ve vücut için yararlı halde kullanılıp, atıkların atılması işlemine yapım-yıkım yani metabolizma diyoruz. Metabolizmanın çalışması için ise hormonlara ihtiyaç var. Vücudun aç kalmasıyla mikro ve makro besin yokluğundan hormonlarımızın çalışmasında aksaklıklar oluyor. Bu durum en çok tiroid hormonunun dengesini bozuyor. Hipotriodinin oluşmasının akabinde de metabolizma hızının yavaşlamasıyla vücut yağlanmalarının artması başlıyor. Kansızlık, halsizlik ve unutkanlıkgibi şikayetler başlıyor. Yanlış beslenme şekilleriyle  bozulan hormonlar domino etkisi yaratıyor. Hormonların bu dengesizliği kadınlarda menstruasyon  düzenini bozulmasına hatta kesilmesine neden olabiliyor.

Bunlarla birlikte vücudun besinlerden bu kadar yoksun bırakılması sinir sistemini ve psikolojik duygu durumunu da bozabiliyor. Aç kalan ruh ve beden tükenmişlik sendromu ve yeme krizleri yaşayabiliyor. Bu diyetler sonrasında yeme atakları gibi sorunlar ortaya çıkabiliyor. Uzun süreli  açlıklar  sonucu kan glukoz seviyelerinin aşırı düşmesiyle hipoglisemi tetikleniyor. Açlık,  baş ağrısı, saç dökülmeleri ve sindirim problemleri gibi birçok sorunu beraberinde getirebiliyor.

Şimdi çok kısa zamanda fazla kilo vermenin nelere sebep olabileceğini tekrar bir gözden geçirin. Sağlıklı  ve zamana yayılmış formda kalarak  ağırlık kaybı mı, yoksa şok diyet yada ne olduğu belirsiz sularla hormon dengesini alt üst ederek zayıf görünmek uğruna, vücut dengenizi alt üst ederek fabrika ayarlarınızı bozmayı mı   tercih edersiniz ?