Asgari ücret zammı zarara dönüşmesin!

Türkiye ne yazık ki özellikle son bir yıl içinde yeniden yüksek enflasyonlu günleri yaşamaya başladı. 2000’li yılların başlarında geride bıraktığımızı düşündüğümüz çift rakamlı, hatta üç rakamlı enflasyon oranları ülkemizin en büyük sorunu…
Çeşitli etkenlerden kaynaklanan bu sorunun çözümü kısa vadede zor görünüyor. Enflasyonu içerden ve dışardan tetikleyen sorunların ortadan kalkması kısa vadede mümkün değil. Ama bu süreci özellikle dar gelirli vatandaşın en az hasarla atlatması için herkesin mücadele etmesi gerekiyor…
Hükümetin, yıllar sonra asgari ücrete bir yıl içinde ikinci zam yapması güzel bir gelişme. Önce yüzde 50, ardından da yüzde 30’a yakın bir asgari ücret zammı, geçen seneye göre asgari ücreti neredeyse iki katına çıkardı. Ancak TÜİK’e göre her ne kadar yüzde 70’in biraz üstünde olsa da, gerçekte enflasyonun, özellikle de temel ihtiyaç maddelerindeki fiyat artışlarının yüzde 150’leri bulduğunu markete giden hepimiz görüyoruz.
Asgari ücret zammı dar gelirlide belirli oranda bir rahatlama sağlasa da, beraberinde ne yazık ki bir endişeyi de getiriyor! Yıl başında yüzde 50 gibi ciddi bir artış, yaşanan enflasyon karşısında moralleri düzeltmiş ama asgari ücretin artmasından çok kısa süre sonra ardı ardına gelen zamlar, vatandaşta ‘ne anlamı kaldı bu zammın?’ düşüncesine neden olmuştu. Çünkü çarşı pazardaki artış, maaşlardaki artışın çok üstünde olmuştu.
Bu tecrübe, yılın ikinci yarısı için yapılan asgari ücret zammı konusunda birçoğumuzu benzer düşüncelere sevk etti. Patronların çalışanlarına verdikleri yüzde 30’luk artışı gerekçe gösterip sattıkları ürünlere yeni bir yüzde 50 zam yapmaları demek, aslında asgari ücretlinin yüzde 20 zararda olduğu anlamına gelir. Bu durumda haklı olarak ‘keşke asgari ücret artmasaydı, bu yeni zamlar da yapılmasaydı’ denilecek.
Hükümet, son dönemlerde haksız kazanç başlıkları konusunda ciddi bir denetim sürdürüyor. Sanayicisinden çiftçisine tüm üreticilerin girdi fiyatlarının iyi tespit edilip, ürünlerde yapılan zamların hakkaniyetli olup olmadığı bundan sonra da iyi takip edilmeli. Aksi taktirde asgari ücretlinin aldığı zam, zam değil zarar olur!