BALDAN GELEN ŞİFA

Yeryüzünde 130 bin farklı bitki türünün çoğalmasını sağlayan ve yok olmaları halinde  döllenmenin olmayacağı dolayısıyla hayvan ve insan ömrünün de sona ereceği söylenen  arılar  bu  görevlerinin dışında insanoğlu için  da çok önemli bir besin üretimi yapıyorlar. Beyaz şekerin yerine tüketilebilecek doğal bir tat olan Bal sahip olduğu özelliklerle yüzyıllardır kendinden söz ettiriyor.

Aslına bakarsanız Bal,glukoz ve fuktozdan oluşan  basit karbonhidrat kaynağıdır. Bu güzel besin içerisinde su (%17), karbonhidrat ( %82,4) ve proteinler (%0,5), aminoasitler ile niasin, riboflavin ve pantotenik asit gibi vitaminler, kalsiyum, bakır, demir, magnezyum, manganez, fosfor, potasyum ve çinko gibi mineraller  ve  enzim bulundurur. Doğal tat verici olmasının yanı sıra aynı zamanda iyi bir antioksidan ve antibakteriyeldir. 

Uzun süreli ve düzenli tüketiminde sağlığımız için birçok faydası görülür. Özellikle gribal enfeksiyonlara  karşı vücut direncini artırır ve bağışıklık sistemine destek olur. Sindirim sistemi şikayetlerinin (ülser, gastrit gibi) şiddetinin azalmasına ve mide, bağırsak mikrobiyomunun dengelenmesine yardımcı olur. Bu sayede ishal olma durumunda şiddetinin ve süresinin kısalmasında etkindir. Antioksidan özelliği nedeniyle vücutta iltihaplanmanın önüne geçer. Üst solunum yolu enfeksiyonu olanlarda öksürüğü dindirmek için ilk akla gelen yine baldır. Öksürüğü  bastırdığı  gibi  boğazın yumuşamasını da sağlar. Bal içinde bulunan pinocembrin adlı antioksidan sayesinde beyin fonksiyonlarını korur ve iyileştirir, iyileşen beyinde ise  konsantrasyon kabiliyeti artar.

Gün içinde balı   beslenmeye nasıl dahil edebileceğinizden de bahsedelim. Meyveli  tatlılar  yaparken şeker ilave etmeyip bal kullanabilirsiniz. Çocuklarınızın çok sevdiği kek veya kurabiye  gibi hamur işlerinizde yine şeker yerine  bal ilave edebilirsiniz.Bitki çaylarınızı  hatta suyunuzu (tüketmekte zorlanıyorsanız) balın yanında limon ve nane gibi aromatik bitkiler ekleyerek tat katabilirsiniz.

Bu kadar faydasının yanında bazı bireylerde tüketimi sıkıntılı olabilir. Özellikle diyabet hastalığı ve fazla kiloları olan bireylerde olumsuz etkileri olabilir.Arı poleni veya balın içeriğine alerjisi olan bireylerde ise bulantı, kusma, bayılma, baş dönmesi, aşırı terleme, kalp ritm bozukluğu gibi semptomlar gösterebilir. 1 yaşın altındaki çocuklar balı tolere edemez ve onlarda da alerjen etki yapabileceği için yedirilmesi sakıncalıdır. 

Şifa ile kalın…