BEN     OLMAM   DEMEYİN !

Dünyada ve ülkemizde son yıllarda   geçirdiğimiz  pandeminin de etkisiyle bireyler  daha sağlıklı olabilmenin yollarını arar oldular. Sağlıklı olmak ruh ve beden sağlığının yerinde olduğu bir iyilik halidir. Ruh sağlığı,  stres yönetimi gibi başlıca bir faktörle ilgili olduğu gibi beden sağlığı da egzersiz  ve  doğru beslenme ile ilgilidir. Bu noktada işin sağlıklı beslenme kısmının    bazen  abartıldığı olabiliyor.

Sağlıklı besin tüketebilmek insan olarak hepimizin en temel ihtiyacı ve hakkıdır. Sağlıklı besin denildiğinde   besin değerini  koruyan, herhangi bir   bozulma ve bulaşmaya yol açmayan, fiziksel (görünür kir), kimyasal (deterjan,tarım ilacı vs.) ve mikrobiyolojik (patojen bakteriler)  olarak temiz kabul edilen  tüketilebilir   besinler akla gelmelidir.

Sosyal  medyanın  hızla  yaygınlaşması  dünyada da bir akım haline gelen çeşitli  sağlıklı beslenme  modellerine hızla erişimi sağlar oldu. Organik, glutensiz  besinlerin  yanı sıra hassas mutfak terazileri, bazı besin öğütücü ve karıştırıcılar bu akımın ticari ayağını oluşturmaya başladı. Hal böyle olunca sağlıklı olmak  çabasıyla sağlıklı  besine ve onları hazırlayabilecek mutfak gereçlerine ulaşma isteği de arttı. İlk bakışta çok doğal bir ihtiyaç  ve istek olarak görünse de  bu işin ters giden yanı ise bu durumu saplantılı hale getirmek oldu.

Takıntı haline getirilen sağlıklı beslenme isteği hem fiziksel hem ruhsal olarak sıkıntılar yaşamanıza neden olabiliyor. Sağlıklı beslenme ve sağlıklı yiyecek konusunda zihni aşırı meşgul etmek “ortoreksiya nervoza”  denilen bir rahatsızlığı meydana getiriyor. İlk olarak  1996 yılında Amerikalı Dr.Steve Bratman tarafından tanımlanan bu rahatsızlık yeme bozukluğu olarak biliniyor.

Ortoreksiya nervoza  görülen bireyler de bazı besinlerin  sağlığını kötü  etkileyeceğine dair  korkuları oluyor. Bu bireylerin  gün içinde sürekli ne yemesi ve yememesi konusunda zihni meşgul oluyor, genellikle dışarıda yemeyi tercih etmiyorlar yada  bu konuda gergin oluyorlar, alışveriş esnasında besin içeriklerini takıntılı halde inceliyorlar, bazı besinlerin yarar ve zararlarına abartılı olarak inanıyorlar, sağlıklı besin bulamama korkusuyla aile ve arkadaş ortamlarından uzak durabiliyorlar. Ortoreksiya nervozanın mevcut yeme bozukluğu olan ve aşırı kontrolcü bireylerde daha sık rastlandığı bilinse de yapılan son araştırmalar instagram gibi sosyal mecralarda fazla vakit geçiren bireylerde  sosyal medyada daha az zaman geçiren bireylere göre görülme sayısının daha fazla olduğu  gösteriyor.

Bu durumlara benzer davranışları olduğunu fark edenlerin bir terapisten danışmanlık hizmeti alması, tanı konulması halinde mutlaka terapist ve beslenme uzmanı eşliğinde tedavi olması gerekiyor. Tedavi sonunda bireyler sağlıklı besinler, bazı besinler üzerindeki zararlı algısını değiştirerek, sağlıklı beslenme uygulamaları konusunda takıntılı düşünceleri ortadan kaldırıp sürdürülebilir bir beslenme modelini  doğru kaynaklardan öğrenerek daha konforlu bir yaşam sürebiliyorlar.

Sağlıkla kalın…