Kırkağaç kavunu yok olmasın

Manisa'nın önemli simgelerinden biri olan ve coğrafi işaret tescili bulunan Kırkağaç kavunu ne yazık ki yok olma tehlikesiyle karşı karşıya.
Muhteşem kokusu ve lezzetiyle ünü ülke sınırlarını aşan bu kavunun idam fermanı olarak nitelenecek öneriyi Kırkağaç Ziraat Odası Başkanı Emin Özarı gündeme getirdi. Ata tohumuyla üretim yaptıklarında yeterince para kazanılmadığını belirten Özarı, hibrit tohuma geçilmesi gerektiğini savundu.
Kırkağaç kavununun her geçen yıl azaldığı bir gerçek. Özarı, "Adı bizim, namı bizim, markası bizim, kendisi bizim ama kaymağını başkaları yiyor" diyor. Bunun sebebini de Kırkağaç'ta kavunların hâlâ  ata tohumu ile üretilmesi olarak açıklıyor. "Zaman geçiyor,  çağ değişiyor, yeni üretim teknikleri çıkıyor, yeni tohumlar, hastalık ve zararlılara karşı dayanıklı tohum çeşitleri gelişiyor. Fakat Kırkağaç olarak bizler hâlâ hastalık ve zararlılara karşı dayanıksız, dekar verimliligi ve ekonomik kazancı düşük, renk ve gösteriş bakımından, tüketiciler tarafından tercih edilmeyen tohumlar ile kavun üretimine devam ettiğimiz için mi  para kazanamıyoruz ve başka çeşitlere yöneliyoruz?" sözleri de yine Ziraat Odası Başkanı'na ait.
Kırkağaç olarak istemeyerek de olsa hastalık ve zararlıları karşı dayanıksız olan  tohumlardan vazgeçip, ekonomik boy ve renklere sahip, hastalıklara karşı  dayanıklı, raf  ömrü daha uzun, dekar verimi ve kazancı daha yüksek hibrit tohumlar ile kavun yetiştirmeleri gerektiğini belirten Özarı, bu konuda il tarım müdürlüğünden de destek istiyor.
Bir vatandaş olarak orijinal tadı ve kokusu ile coğrafi işaret alan bu tarihi zenginliğin yok olma riski karşısında çok endişeliyim. Eminim her Manisalı da böyle bir riski endişeyle karşılayacaktır. Zaten Ziraat Odası Başkanı Emin Özarı'nın teklifine en başta üreticiler karşı çıkıyor.
Eylül Hazan adlı vatandaş, Özarı'nın sosyal medya hesabından paylaştığı öneri için "Kusura bakmayın, eğer bu paylasımınız bir ironi içermiyorsa çok saçma bir düşünce ve öneri olmuş. Herkesin İsrail'e hizmet ederek nereye varabileceğini düşünün" diyerek olayın vehametine işaret ederken, Varlık Dal adlı vatandaş, "Bu tür GDO’lu tohumdan üretilen gıdalar insanlık için zehir! Bu bize dayatılmış olan zeytinyağı yerine margarin, ayçiçek ve mısır yağı gibi bir şey" uyarısında bulunuyor.
Hayri Burgaz ise tepkisini "Bir o kalmıştı genleri ile oynanmayan zaten!" ifadeleriyle ortaya koyuyor.