Kuraklığın boyutları çok vahim...

Manisa Türkiye'nin en önemli tarım kentlerinden biri. Türkiye'de en çok traktörün Manisa'da bulunması (100 binden fazla), tarımın Manisa için ne derece önemli olduğunu tek başına ortaya koyacak bir veri.

İyi tarım yapmak için bereketli topraklara sahip olmak gerekiyor. Topraklarımız bereketli, Gediz Havzasından binlerce yıldır bereket fışkırıyor. Ama bu bereketin kaynağı olan su giderek azalıyor.

Gediz Havzasının hayat kaynağı olan Gediz Nehri son yıllarda giderek yok oluyor. Sanayi ve kent atıkları başta olmak üzere çevresel etkenler, Gediz'in berrak suyunu zehirli bir sıvı haline getirdi. Bölgede hâlâ arıtma tesisi olmayan sanayi kuruluşları ve yerleşim yerleri var. Ciddi bir yaptırımı da yok...

Diğer yandan bölgedeki çiftçinin sulama için kullandığı yer altı suları da çekiliyor. Eskiden 20-30 metreden çıkan su için şimdilerde 300 metre derine inmek gerekiyor.

Yaşanan bu durum, bereketli toprakların suya hasret kaldıkça bereketsiz hale geleceğini gösteriyor. Çünkü alınan önlemler ve uygulanan müeyyideler yetersiz. Bu işi sorumluları ya vehametin yeterince farkında değiller ya da görevlerini tam olarak yerine getirmiyorlar.

Tüm bu kötü gidişatın yanı sıra yağışlarda da ciddi azalma var. Manisa'da yaşayan biri olarak aylardır kent merkezine bir damla yağmur yağdığını görmedim. Umarım kırsalda durum bu kadar kötü değildir...

Kış mevsimi gelmesine rağmen yeterli oranda yağış olmadığını sık sık okuduğunuz 'yağmur duası' haberlerinden de anlamak mümkün.

Mahsulün ekildiği Ekim ayında başlaması gereken yağmurlar, takvimler Kasımı göstermesine rağmen henüz gelmedi. Yaz aylarında kuraklığa alıştık ama kış ayları da kurak geçerse seneye durum çok daha kötü olabilir.

Bu sene gıda ürünlerini, geçen seneye oranla neredeyse yüzde 200 zamlı tüketebiliyoruz. Enflasyona 'kuraklık, rekolte düşüklüğü, ürün azlığı' etkisi de eklenirse, seneye gıda fiyatları çok daha yükselir ve bir süredir dillendirildiği gibi ekmek fiyatları 7.5 TL'nin de üzerine çıkabilir...

İnsanoğlu dünyayı her geçen gün daha kolay yaşanılır bir yer haline getirdiğini düşünedursun; çevreye verilen korkunç zararlarla, devasa boyuttaki israfla, siyasi gerilimler ve savaşlarla aslında dünyamız her gün biraz daha yaşanılması zor bir gezegen haline geliyor...